En hızlı Zayıflama Yöntemi

Kalıcı Zayıflamak için ilk kuralımız sağlıklı yaşam biçimini hayatımıza almak ve ufak tefek değişiklikler yaparak hayatımızda büyük değişikler olduğunu görebilmek.

Kalıcı Zayıflamak için yaptığımız her şey öncelikle hayatımızda kalıcı değişimlerin olmasıdır. Sağlığımızın korunmasıdır.

Bu yüzden önceliğimiz de bağışıklık sistemimizin güçlenmesi. Bağışıklık sisteminin güçlenmesi için yapılan pek çok şey zaten zayıfama için de yapılan şeylerin bir kısmını kapsamaktadır.

Obeziteyi önlemek ve hızlı zayıflamak için kişisel anlamda sorumluluklarımızın farkında olmamız gerekiyor; bu sorumluluk bedenimizi tanımakla başlayan bilinçli adımlarımızın her daim farkında olduğumuz bir süreci de kapsıyor denebilir.

Bu yazımızda daha çok besinlerin bağışıklık sistemi ve hızlı zayıflamak için nasıl değerlendirilip bilinçle kullanılabilirliğini anlatmaya çalışacağım.

Bedenimiz besin öğeleri ile birlikte bağışıklık sistemini koruyabilir; eğer ki doğru besin değerlerini doğru tüketim miktarları ile alabilirsek zayıflamak için ve sağlıklı yaşamak için ilk adımı atıyorsunuz demektir.

Besinler konusunda bilinçli olmak adına öncelikle hazır ürünlerin kullanımında sınırlandırmaya gitmelisiniz.

Ürünlerin “içindekiler” bölümünü kaç kişi okuyor hayatımızda? Kaç kişi bu ürünleri alırken besin değerlerini ve içeriklerini ele alıp da evine sokabiliyor? Ya da gerçekten içindekiler bölümünde yer alan “katkı maddeli ürünlerin” bedenimizi ve beynimizi nasıl uyuşturduğu, bağışıklık sistemimizi nasıl çökerttiğini bilsek kapımızdan içeri alır mıydık?

Tüketici firmaların yapacağı şey çok basit; insanların bu alanı okumaması ve dikkat etmemesi için olabildiğince minik ve görünmez hale getirmek , ya da ürünleri kod adları ile yazmak!

Fakat farkındalık düzeyi yüksek bilinçli bir tüketici o alanın farkında olur ve hatta bu tür ürünlerin zehir olduğunu bilerek önce kendini sonra da sevdiklerini zehirlemekten vazgeçer!

Hemen her ürünün içinde frutoz şurubu var mesela; karaciğerimizde doğrudan yağa çeviriyor aldığımız besinleri… Karaciğer yağlanmasının en büyük tetikleyicisi!

Ya da zayıflamak için aldığımız “diyet” ürünler beynimizin tamamen işleyişini yok ederek hem iştah mekanizmasını alt üst etmekte hem de “100 kalori” diye yediğiniz ürünün 1000 kalorilik acıktırma ve yapay açlık hissi yaratma etkisi ile sürekli yeme – yedikçe acıkma halini yaşatmaktadır. Üstelik yağı tuzu azaltılmış ürünlerin içeriğinde farklı yapay ürünler olduğu için insülin hormonunu da alt üst etmektedir.

MSG denilen “çin tuzu” olarak da ifade edilen ürün ise artık tüm hazır çorba, cips ve diğer ürünlerde bulunmakta; beyin hücrelerini önce hiperaktif edip sonra da yok edici etkisi bulunmaktadır.

Bağışıklık sisteminin yok olması ve çökmesi için bu kadfar ürünün bile varlığını bilmek rahatsız edici gelmedi mi?  Daha bilinçli daha doğru besin tercihler ile bir taşta iki kuşu vurabiliriz ; hem zayıflamak için hem de bağışıklık sistemini güçlendirmek için sadece ve sadece farkındalık düzeyimizi artırmamız yeterli!

Doğru ve sağlıklı beslenmenin yolu eski alışkanlıklarımızın yerine yenilerini eklemekten geçiyor ;

Abur cubur ürünleri kaldırıp yerine kuru meyveler, kuruyemişler koyabilirsiniz.

Salatalara, makarna ya da et ürünlerine eklenen toz karışım ve bulyonları evinizde bulundumayın; kendi karışımınızı kendiniz yapmayı deneyin.

Market alışverişlerine kesinlikle “aç” ya da “duygusal” sıkıntı yaşadığınız zamanlarda gitmeyin.

Meyveleri yemeklerin üstüne tercih etmeyin; bu durum kan şekerini yükseltmekle kalmaz yağ depolarının da artmasına neden olur.

Televizyon ya da bilgisyar ekranının karşısında tüketim alışkanlığınızdan vazgeçin ; bilinci kapattığımız için tüketimimizi ne kadar yaptığımızın farkında olmamızı etkileyecektir.

Ve her attığınız adım emin ancak adım adım olmalıdır. Sağlıklı beslenme ile birlikte bağışıklık sisteminde gözle görülür düzelmeler olduğu gibi hızlı zayıflamak için de adımlar atmış olursunuz. En azından zayıflama sürecinin %100lük diliminden %5 lik kısmını tamamlamış ve diğer bütüne dair eylemleri atmak için temel oluşturmuş olursunuz.

Bütünü görmek ve yaşamak adına hızlı zayıflamak için Kilobekçiliği online sistem ile değişimi kökten yaşama imkanınız olacaktır. 

HK Performans Zayıflatır! Bizlerle İletişime buradan geçebilirsiniz.

Zihin Bedenimizi Etkiler mi?

Kalıcı zayıflama, duygu-düşünce-davranış örüntüleriyle ortaya çıkan bilgileri derleyip toparlayarak üyelerinin zihinleriyle de ilgilenir. Çok yaygın bir örnek vardır, onu paylaşalım: Söğüt ağacı yaprağına alerjiniz olduğunu düşünelim. Temas ettiğinizde cildiniz kabarıyor, kızarıyor, kaşınıyor. Hekiminiz size alerji testi yapıyor: Önce gözlerinizi bağlıyor, ardından sağ kolunuza söğüt yaprağı sol kolunuza ise dut yaprağı süreceğini dile getiriyor. Sağ kolunuz hemen kızarıp kaşınmaya başlıyor. Sol kolunuzda ise her şey normal. Gözleriniz açıldığında doktor minik bir şaka yaptığını açıklıyor: Aslında kaşınan kolunuza dut yaprağı sürdüğünü, söğüt yaprağını ise sağ kolunuza sürdüğünü belirtiyor. 

Kalıcı zayıflama işte bu noktada üyelerinin zihniyle doğrudan iletişime geçmesini salık veriyor. Çünkü kalıcı zayıflama sizin sadece bedeninizle ilgili bir süreç değildir, aynı zamanda düşünceleriniz ve duygularınızla da ilgili bir süreçtir. Neye inanırsanız o olursunuz!

Kalıcı zayıflama, sinir, gerginlik, yalnızlık, umutsuzluk, sevgi, huzur, mutluluk, iyimserlik gibi salt soyut olmayan duygu ve düşüncelere kesinlikle odaklanıyor. Bu psikolojik durumlar zayıflık ve şişmanlık gibi bedenimizi fiziksel olarak aynı şekilde etkiliyor. Beynimiz bu duygu ve düşüncelerden hareketle bağışıklık sisteminden, organ, doku ve hücreler üzerinde değişiklikler yapabiliyor. 

Kalıcı zayıflama işi sizin tamamen inancınızla ilgilidir. Olumlu ve pozitif olduğunuz müddetçe başaracağınıza olan inancınız da artar. İnancın artması dururken neden artmamasını tercih edelim? Üstelik bizi bir arpa boyu yol bile almaktan uzak tutarken?

Buraya tıklayarak online zayıflama kilobekçiliği sistemine gelebilir ve hayatınızda neler başaracağınıza dair bir mucizeye tanık olabilirsiniz. 

26 Kg. Değişim Hikayesi

Üyemiz online kilobekçiliği sistemi ile 26 kg. Zayıflamış ve 3 bölgeden toplamda 81 cm.lik incelme yaşamıştır. 

 "GELİŞEREK DEĞİŞİM VE KİLOBEKÇİSİ

     Benim de kilo vermek ve değişmek için adım atmama kızım vesile oldu.Tabi ben de içten içe çok istiyordum ama denediğim bütün yollara rağmen başaramamıştım.Anne göbeğin olmasa içeri çeksen sen de arkadaşlarımın annesi gibi zayıf olsan gibi sözcükler söylüyordu.Bir gün kesin kararımı verdim ve çare aramak için internete girip mucize aramaya başladım,sonra HK Performans'a üye olup başarmış olan kişilerin yazılarını okudum, okudukça heyecanlandım ve kitabınızı okuyup sisteme ben de üye oldum.

     Başlangıçta sadece kilo vermek için başvurduğumu sanıyordum. Fakat günler geçtikçe anladım ki insanın ruhunu da hafifletiyormuş. Hem fiziksel hem de ruhsal değişimim günler geçtikçe güzelleşmeye başladı. 

Önceleri asabi, sinirli, her şeyden nem kapan ben; daha dingin, sakin, olumlu düşünen, rahat, herkese mutlulukla bakan biri oldum. hayatımda ilk defa sinirden, sıkıntıdan, üzüntüden değil kendimdeki değişimi gördükçe mutluluktan ağlıyorum.

Bütün zayıflama programlarını deneyen biri olarak ben böyle bir sistem görmedim. 

Kilo vermenin yanında insanın ruhu da hafifliyor ve hayata bakış açısı da değişiyor. 

Her şeye mutluluk ve sevgiyle bakmaya başladım. Fiziksel olarak da şuan eskiye göre görüntüm çok farklı. Kendimle barışık aynaya mutlulukla bakan, kendine güvenen ve kendinden emin bir insan oldum. 

Sanki 50 yaşında değil de 25 – 30lu yaşlardaymışım gibi hissediyorum, ruhum gençleşti adeta. 

Gelişerek değişimim devam ediyor. Bakalım daha neler hissedeceğim. Ama biliyorum ki daha da iyi olacağım.

     Bu harika hisleri bana yaşatan; uzaktan sevgisini hissettiren, bu yolda bana sırdaş olan, beni destekleyen, beni ben yapan tabi ki de kilobekçimdir. Bana her konuda yön veren beni anlayan,aydınlığa çıkaran, kendi benliğime kavuşturan,mutluluk kaynağım kilobekçim seni seviyorum,iyi ki varsın.

     Bizleri ruhen ve bedenen geliştiren HK performans ailesine, Sn. Halil Kargulu Beye ve kilobekçime sonsuz teşekkürler..

                                                                                                                                                         

              Ben bütün yöntemleri denemiş fakat verdiği kiloları katlayarak geri almış birisi olarak “son çarem bu” diyerek başladım bu programa. İnternette kilolarıma çareler ararken Halil Beyin kitabını buldum ve aldım. Kitabı okuduktan sonra ancak bu yöntemle kilo verebileceğimi düşündüm. Çünkü kızımın “anne sana hiçbir şey yakışmıyor, ne giysen göbeğin çıkıyor, şu göbeğin olmasa... “ demesi benim bu işi yapmam ve bu yolda kararlı olmam gerektiğine inandırdı. Fakat bu inancımın zayıflamamda yeterli bir adım olmayacağının farkında olduğum için aranıza katıldım ve hem kızım için kararlı bir anne modeli hem de kendim için hedefine ulaşabilen bir birey olmak benim için çok önemliydi. Kayıt olmak için aradığımda telefondaki ses “doğru adrestesiniz” diyordu, hakikaten insanı geliştiren, eski alışkanlıklarını yok edip, farkındalığı gösteren bence dünyadaki tek ve doğru adres burası. Biz Türkiye olarak ne kadar şanslıyız ki Halil Bey gibi birisi bizim ülkemizde ve biz bunun kıymetini çok iyi bilmeliyiz.

          Evraklarımı hazırlayıp gönderdikten sonra yaklaşık bir on gün gibi bekledim, tabi bu bekleyiş sırasında heyecanım doruklara çıkmıştı “nasıl olacak, nasıl yaparım, başarabilir miyim acaba” diye. Sonunda kilobekçimle tanışıp programa başladım. 

 Canım arkadaşım beni öyle bir karşıladı ve beni öyle güzel motive etti ki ben onu çok sevdim, onunla bu yolda sonuna kadar yürüyebileceğimi içtenlikle hissettim ve inandım. Bana şimdiye kadar hiç kimse bu kadar sevgiyle yaklaşmamıştı, bana güvendi, ben de ona güvendim.

 Sadece kilolarımı değil, benim düşüncelerimi, hayata bakış açımı da değiştirdi. Sabırsız, asabi, her şeye olumsuz tarafından bakan ben, onun sayesinde daha sakin, rahat, mutlu, her şeyi kafasına takmayan birisi oldum. 

Mutluluğun nasıl bir şey olduğunu onunla anladım. Önceden at gözüyle bakan ben, artık daha geniş görebiliyorum. Beynimi gereksiz ve saçma düşüncelerle doldurup kendimi, kendi içime hapsediyormuşum. 

Artık bedenen ve beynen daha rahatım. Kendimde fark ettiğim değişikliklerin karşısında şaşkınlıktan “ben mutluyum” diye iki gün ağladım. Şimdiye kadar bana böyle bir şey olmamıştı. Anladım ki ben gelişerekdeğişiyordum.

         Bu yaşıma kadar yürüyüş dışında hiç spor da yapmamıştım. Önceleri yapmak istesem bile içimdeki ses aman yapmasan da olur diyordu. Fakat o ses artık yok oldu ve ben her gün spor yapıyorum ve yaparken de çok mutlu oluyorum, çünkü spor yapmaktan zevk alıyorum artık. Bana sporu sevdiren kilobekçimdir.

Program öncesi içimde bir şey yapmak için istek yoktu. Her şeyi zoraki ve görev olduğu için yapıyordum, iyice içine kapanmıştım ve beni kimse görsün istemiyordum. Aynalara küsmüştüm. Şimdi daha hareketliyim ve hiçbir şeye üşenmiyorum. 

Kilobekçim sayesinde kendimle barıştım her gün aynalara bakar oldum ve en önemlisi kendimi sevmeye başladım. İçimdeki eski ben gitti, artık yeni bir ben var. Utanmasam çocuklar gibi coşmak oynamak isteyen bir ben oldu içimde. Yaşım 50 ama ben kendimi ruhen çok genç hissetmeye başladım, ruhum gençleşti. Program öncesi ruhum hapishanedeymiş, şimdi firar etti.

Bazen kendime inanamıyorum “Allah´ım ben rüyada mıyım acaba” diyorum. Vücuduma, kollarıma, bacaklarıma, yüzüme bakıp şu anki halime hala inanamıyorum. Hepsi sizlerin sayesinde.

           Alışveriş mağazalarına çekinerek “yine kendime göre bir şey bulamayacağım, en büyük bedeni bile olmayacak diye” giren ben artık göğsümü gere gere kendinden emin bir şekilde girip rahatlıkla kıyafet bakabiliyorum. Bu ne kadar büyük bir mutluluk, bunu anca yaşayan bilir. Beni tanıyanlar duruşumun ve yürüyüşümün bile değiştiğini söylüyorlar.

             Hayata bakış açım değişti, tabiatın bile farkında olmadan körü körüne yaşıyormuşum. Şimdi çiçeklere, ağaçlara, kuşlara, güneşe bile sevgiyle ve mutlulukla bakıyorum. Sanki ben şimdiye kadar hiç yaşamamışım. Siz beni yeniden dünyaya getirdiniz.

            Aileme bakış açım bile değişti. Tabi onlar da benim bu halimden yani hem kilo vermemden hem de beyinsel değişimimden çok memnunlar. ”Siz bana ne yaptınız” soruyorum size.

              Bütün bunların mimarı sizlersiniz. Kilobekçim beni oya gibi işledi, işledi ve yeni bir ben yarattı. Ona ne kadar teşekkür etsem de az gelir. En başta kendimi sevmeyen beni sevmeyi öğretti. 

Ben kilobekçime bir hayat borçluyum ve bu asla ödenecek bir şey değil.

Ben bu işi sayenizde, desteğinizle azmettim ve başardım. Tabi verecek biraz daha kilom olsa da ben hedefime ulaşacağımı biliyorum.

Sevgili Halil Kargulu Beye ve tüm HK Performans çalışanlarına; böyle bir kurumda insanlara faydalı olmak adına, insanları işleyerek içlerinde ki kaybolmaya yüz tutmuş ışığı gün yüzüne çıkarmak için yaptığınız özverili çalışmalarınıza binlerce teşekkürler. İyi ki varsınız ve bize yaşama sevincini verdiniz. Nice kurtarılmayı bekleyen hayatlar adına  sağolun. Sizlerin ışığı hiç sönmesin.

                                                                                                  M.K